Kitap Adı: Fi
Yazar: Azra Kohen
Sayfa Sayısı: 600
Yayınevi: Destek
Puanım: 3,5/5
Arka Sayfa;
Fi, deneyimin içinde kaybolmak yerine korkmadan deneyime sahip olmanın yolculuğudur. İçinde bolca bulunan manipülasyon, seks, aldatma ve aldanma hikâyeleri belki herkesin dikkatini çekebilir ama gerçeklerden yola çıkılarak ulaşılmak istenen yerde sadece farkındalık vardır.
Fi güzelliğin lanetlendiği, zekânın yağmalandığı, iyinin kurban edildiği ve kasaba kurnazlığıyla yönetilen bu gezegende, içine doğduğumuz bu kutsal hayatı kutlamak için yazılmıştır. Kendi potansiyelini keşfetme cesareti gösterebilmiş gerçek kişilere, çatlama cesareti gösterebilmiş tohumlara adanmıştır.
Bir kişiye duyulan aşktan daha acımasız bir şey var mıdır?
Serinin bana göre baya uzun olan ilk kitabını bitirdim. Seriyi ana olarak adlandırabileceğimiz konu; birçok karakter barındıran ama tahminimce Can Manay karakterinin hayatına giren kişilerin yaşamlarına tanık olmamız. Can Manay okuduğum en değişik erkek karakterlerden biriydi. Kendisine karşı hoşnutsuzluk hissetmedim ama sevmedim de. Serinin diğer kitaplarında biraz daha neden böyle bir insan olduğunu öğrenirsek kendisini sevmeye başlayabilirim. Yazarın üçüncü şahıs ağzından anlatım tarzında beni en çok etkileyen Can Manay kısımları oldu çünkü bir erkeğin düşüncelerini bu kadar gerçekçi bir şekilde duygu yoğunluğuyla satırlara geçirebilmesi bazı bölümleri büyük heyecanla okumamı sağladı. Aslında kitap baştan aşağı bir merak unsuruydu, uzun ve bir sürü karakter barındırmasına rağmen her birine ne olacağını merak etmek kitabın elimden akıp gitmesini sağladı. Duru karakterini önce sevememiştim çünkü Can'ın gözünden bir insanın bu kadar mükemmelleştirilmesi beni rahatsız etmişti fakat daha sonra Duru'nun da bu duruma anlam verememesi ve defalarca kez kendinde bu kadar özel olan şeyin ne olduğunu sorgulayacak kadar dürüst olması kendisini sevmemi sağladı.
"Sen bende, benden daha büyük bir duygusun. Sana hissettiğimi sanmak! Hiçbir şey sanmıyorum, bu duygu beni öldürüyor. Sana sahip olmak mı, sen sahip olunamazsın ki Duru, olunamamalısın."
Bu kitapta Can Manay'ı kötü bir karakter olarak görmüyorum açıkçası. Hatta bu kitapta biraz daha masumdu ama öteki kitaplarda istediği her şeyi yapabilecek bir güce sahip olduğunu kanıtlayacak hareketlerde bulunacak gibi. Kitapta çok güzel dersler verildiği gibi karakterlerin genel olarak dünya anlayışlarını okuduğumuz uzun paragraflar bazen beni sıktı, bazen de ilgimi kazandı. Özellikle Bilge karakterini nedensizce sevdim. Diğer kitaplarda alameti ne olacak oldukça meraklıyım. Diğer karakterler arasında Deniz haricinde hepsini az az sevdim diyebilirim. Aslında ilk başta hakkındaki cüratkar satırların ardından Özge karakterini çok merak ediyordum fakat onun değinildiği bölümler gitgide benim bir an önce bitse diyerek okuduğum satırlara dönüştü.
0 yorum:
Yorum Gönder