Tüm Sırların Sahibi Kız - M. R. Carey | Kitap Yorumu

Kitap Adı: Tüm Sırların Sahibi Kız

Orijinal Adı: The Girl With All The Gifts

Yazar: M. R. Carey

Yayınevi: Pegasus

Sayfa Sayısı: 410

Goodreads Puanı: 3.91/5

Benim Puanım: 4,5/5

Arka Sayfa;

Her sabah Melanie’nin hücresine askerler giriyor. Biri üzerine silah doğrulturken, diğeri kızı tekerlekli sandalyesine bağlıyor; boyun, kol ve bacak kayışlarını sıkıyor… Ardından diğer çocuklara katılması için Melanie’yi sınıfa götürüyorlar. Ve bu her sabah böyle devam ediyor.
Ta ki bir numaralı denek, Doktor Caldwell’in laboratuvarına çağrılana dek…
Ve işte o gün, Pandora’nın ölü çocuklarının yeniden doğduğu gün olacak.

Kapağı ve ismi açısından hiç distopik bir kitap olduğunu tahmin etmemiştim. Yakında filminin de çıkacak olduğunu düşünürsek kesinlikle iyi bir kitap olduğunu tahmin ediyordum. Beklentilerimin üstüne çıkarak büyük beğenimi kazandı. Kitap boyunca takdir ettiğim çok fazla şey vardı. Öncelikle hiç benim tahmin ettiğim gibi bir kurgusu yoktu. Çok daha acımasızdı. Özellikle acıkmışlar kavramının altında yatan gerçeğin vahşiliği insanın kanını donduruyor. Bir acıkmışla baş başa kalarak ölme fikri bile tüylerimi diken diken ediyor. Kitapta Melanie karakterini öyle ama öyle sevdim ki anlatamam. Bayan Justineau'ya olan o hayranlığını derinden bize aktarması çok güzeldi. İçindeki canavarı keşfettiğinde nasıl büyük bir acıya büründüğünü ve kendini herkesten sakındırmaya çalıştığını okuduğum satırlar favorimdi. Kitabı okumaya devam ettikçe aslında başta çok zalim görünen kişilerin ileride asıl karakterlerini tanımakla beraber dıştan görüşleriyle yargılamama kararı alıyoruz. Özellikle de Çavuş Parks bu konuda favorimdi. Aslında son yüz sayfaya kadar kitap benim için harika değildi çünkü aklımda çok fazla soru vardı. Hatta bitirdiğim ve kitaba gerçekten bayıldığım halde aklımda birkaç ufak soru daha var. Son yüz sayfası gerçekten çok iyiydi. Hele de sonu kitabı kapattığımda beni ciddi anlamda çok beğendiğime ikna eden kısım oldu. Kitap çok marjinal bir distopik konuya sahip olduğu halde ve sizi meraka boğmasına rağmen çok akıcı bir dille yazılmamıştı. Yavaş okuduğum bir kitap oldu. Ama yine de puan kıramıyorum çünkü kesinlikle distopik türünde favorilerimden. Ben distopik türünde hep en ufak bir aşk hikayesine ya da şefkat benzeri hisleri özellikle ararım bu kitap aşk kısmından çok fakirdi ama yine de beni biraz tatmin etti diyebilirim. Bahsettiğim kısımlar Helen ve Melanie hariç çok az olduğu halde konunun orijinal distopik hali sıkılmadan okumamı sağladı. İlk yarıya kadar mükemmel bir akıcılık ve çok büyük bir heyecanla yazıldığını düşünmediğim için biraz sabırla okumanızı öneririm. Yarım puanı da tam puan verirsem çok dolu dolu bir tam puan olacağı konusunda kararsız olduğum için kırıyorum. Henüz okumadıysanız canı gönülden öneririm! Filmini de çıktığı sinemada izleyeceğim, ama keşke Melanie karakteri kitaptaki sarışın çok güzel bir kız olsaydı :(