Kitap Adı: Benimle Asla Tanışamayacaksın
Orijinal Adı: Because You'll Never Meet Me
Yazar: Leah Thomas
Sayfa Sayısı: 400
Yayınevi: Novella Dinamik
Çıkış Tarihi: 02/2016
Goodreads Puanı: 3.99/5
Benim Puanım: 3/5
Arka Sayfa;
Ollie ve Moritz...
Onlar bizden çok farklılar.
Hayal bile edemeyeceğiniz özellikleri olan bu iki yakın arkadaşın buluşması imkânsız. Çünkü Ollie’nin elektriğe olan alerjisi hayatını tehdit ediyor, Moritz’in zayıf kalbi de bir pil sayesinde atıyor. Bir araya gelmeleriyse ikisinden birinin ölümüne neden olacak.
En karanlık zamanlarında birbirlerine yazdıkları mektuplarla hayatı, hissetmeyi ve sevmeyi öğrenen Ollie ve Moritz için
tüm dengeler ortak geçmişlerinin açığa çıkmasıyla değişiyor.Acaba arkadaşlıkları bu değişimi kaldırabilecek
kadar güçlü mü?
Onlar bizden çok farklılar.
Hayal bile edemeyeceğiniz özellikleri olan bu iki yakın arkadaşın buluşması imkânsız. Çünkü Ollie’nin elektriğe olan alerjisi hayatını tehdit ediyor, Moritz’in zayıf kalbi de bir pil sayesinde atıyor. Bir araya gelmeleriyse ikisinden birinin ölümüne neden olacak.
En karanlık zamanlarında birbirlerine yazdıkları mektuplarla hayatı, hissetmeyi ve sevmeyi öğrenen Ollie ve Moritz için
tüm dengeler ortak geçmişlerinin açığa çıkmasıyla değişiyor.Acaba arkadaşlıkları bu değişimi kaldırabilecek
kadar güçlü mü?
Herkese merhabalar! Bloguma yorum girmeyeli bir haftayı geçti çünkü öylesine bir tane okuyayım diye başladığım bir historical aşk romanından sonra kendimi tutamayıp dört beş tane daha okudum. Ama elbette bu kitabın elimde sürünmesinin tek nedeni bu değildi. Hem azıcık meşguldüm hem de kitap akıcı değildi. Konusuyla ve harika baskısıyla beni kendine çeken bir kitap olmuştu. CNR kitap fuarından çok büyük bir hevesle almıştım. Fakat kitap ancak beni ortalarına doğru kendine bağlamaya başladı ama yine de elimden bırakamayacağım bir hale hiç gelmedi.
Joe'nin verandasındaki küçük kız, eski bir kamyonun arkasında çömelip onu gözetlediğimi görmedi. Ama ben bunu henüz bilmiyordum. Yamuk bir piknik masasında oturmuş dudağını ısırıyordu ve devasa bir tuğlaya benzer bir şeyi dürtüyordu. Tuşlara her bastığında parmak uçlarının etrafında toplanan yeşil enerji çizgilerinin farkında değildi. Ekranın beyaz ışığı gözlerinden yansıyordu. bu bana onun Ay' baktığını düşündürdü.
Ekran da kızı yansıtıyor muydu?
Eğer kıza yaklaşırsam midemin düğümleneceğini biliyordum. Şakaklarımdaki damarlar şişecekti. Sarsılıp düşecektim ve başımı tahta basamaklara çarpacaktım.
Ama belki o ekranda her ne görüyorsa onu görmek, bir nöbet geçirmeye değerdi.
Eskiden kimseyi sevmezdim. Şimdi bile etrafımdaki insanlardan ne bekleyeceğimi bilmiyorum, Oliver. Kalabalıkta yalnızdım. Şimdi ise kalabalık önümde açılıyor ve hayatla, dehşetle ve harikalarla dolu.
Bütün bunlar bana dik durmamı söylediğin için oldu, Oliver Paulot.
Senin sayende bir hiçten fazlasıyım. Eğer üzüntü veya acı içindeysen, lütfen bunu bil: Hayatım temelli olarak düzeliyor.
Lütfen. Bana ne anlatacaksan, değerinden asla şüphe etme. Sana sırtımı çevireceğim konusunda endişe etme.
Beni gerçek kıldın, Ollie.
Farklı bir kitaptı. Mektuplaşma olayı ve Ollie ve Moritz karakterlerinin asla görüşemeyecek olmaları kitabı ilginç kılıp farklılıkla sıyrılmasını sağlıyor fakat tüm kitap boyunca çok sevdiğim bir tatmin duygusu yaşayamadım. Özellikle Ollie'nin esri anlayışı oldukça komikti. İki karakterin başlarından geçen olaylar insanın içini yakıyor. Bu kitapta Moritz'in hikayesini biraz Mucize kitabına benzettim. Mucize kitabını çok beğenip tam puan vermiştim ama ufak bir benzerlik dışında çok büyük ortak yönler bulamadım. Aslında böyle kitaplar okumayı severim ama bu kitap beni kendine bağlayamadı. Belki de suç bende ama ne biliyim suratımda saf bir tebessüm bile zor buldum kitap boyunca.
Oliver, keşke senin dışındaki insanlar da beni mutluluğu hak eden bir şey, biri olarak görebilseydi? Ama kahraman olarak değil. Sadece "diğer bütün çocuklar gibi."
Bu fikir beni korkutuyor. Çok korkağım. Kötüye giden bilim ver hırstan doğdum ben. Bana yazıncaya dek bu yanlışlığı her gün hissettim. Bana harikulade, umutlu saçmalıklar bulaştırıncaya dek.
Bayan Pruwitt bana kör bir süperkahramana ilgili bir çizgi roman verdi. Artık değersizden başka bir şeymişim gibi hissediyorum.
Bana ne yaptın, Oliver Paulot?
Kitapta geçen bazı sözler çok dokunaklıydı. İki karakterin mektuplar sayesinde günden güne birbirlerinin dostluklarına daha çok sarılmalarını okumak güzeldi. Beş altı yerini işaretledim ama yeteri kadar sevemedim. Bu kitap için şöyle özetleyebilirim; Hani ağzınıza çürük fındık attığınızda üstüne hemen başka fındıklar yiyip o acı tadı atmaya çalışırsınız ya bu kitap da benim için öyleydi. Sürekli elime başka bir kitap almak istedim. Böylece elimde uzayıp durdu. Novella Dinamik yayınlarını bu harika baskıyı bizimle ciltli olarak uygun fiyata buluşturdukları için şükranlarımı iletiyorum. Her zaman söylediğim gibi bu benim görüşüm. Belki siz beğenip benden daha ziyade beğenirsiniz ki umarım beğenirsiniz.
"Hani ağzınıza çürük fındık attığınızda üstüne hemen başka fındıklar yiyip o acı tadı atmaya çalışırsınız ya" Ne kadar anlamlı bir ifade, nokta atışı olmuş. "4-5 tane daha okudum" cümlesi bu aralar bana o kadar uzak ki kıskanmadan geçemedim. :) Emeğine sağlık.
YanıtlaSilBu kitabı okurken lokum yiyordum. Agzima bayat bi tane atinca boyle bi yorum yapmak geldi aklima. Senin de ust uste o kadar cok okuyacagin rahat gunlerin gelir umarim. Tesekkurler canim :)
Silo profildeki sen misin?
YanıtlaSilkapalı gördüm kapalı mısın
ilk koyduğun zamandan beri ben şok !
Evet canim uzun zaman sonra fotografimi koymak istedim bloguma :)
SilKapali oldugumdan blog yazilarimda söz etmistim zaten
Bazen böyle olabiliyor. Fotoğrafın yine harika
YanıtlaSilTeşekkürlerr :)
SilKitap ilgimi çekti. Bazen öyle oluyor, ısınamıyorsun kitaba...
YanıtlaSilEvet, bu kitaba ısınamadım bir turlu :(
SilAllah'ım çok tatlı bir ablişkoymuşsun keşke senin gibi ablam olsa :( :)
YanıtlaSilCok tatlisin canim. Tesekkur ederimm :)
SilBu kitap çok sevenler ve az sevenler olarak insanları ikiye bölmüş durumda. Ben de takıldım tabi alsam mı almasam mııı? :D
YanıtlaSilBir ortasi yok ne yazik ki :D Cok sevenler niye sevmis bilemedimm :D Biraz daha arastir oyle al istersen
Silya bu kitabı son zamanlarda o kadar öneriyorlar ki bence beklentiyi ayyuka çıkardıkları için insan sonra beğenemiyor bi türlü.
YanıtlaSilBelki de o yüzdendir, olabilir :)
SilKapağı filan çok güzel aslında ama akıcı değilse ben yokum :D Ayrıca yaptığın benzetmeye de bittim, gerçekten öyleyse benim için hiç çekilmez.. Mucize'yi de okuyamadım henüz ama çok merak ediyorum, beklenti yapmamaya çalışıyorum ama ister istemez yorumları okuyunca kendiliğinden oluşuyor -_-
YanıtlaSilMuciye'yi tee fuarda alip ilk yorumlayanlardan biriydim ve kitaba dair hicbir bilgim okumadan okudugum icin cok begenmistim. Ben ne kadar cani gonulden tam puan vermis olsam da cok fazla beklentiyi yukseltip hayal kirikligina ugramani istemem :) Ama umarim begenirsinn
Sil