Yazar: Tunç İlkman
Yayınevi: Destek Yayınları
Sayfa Sayısı: 159
Benim Puanım: 5/5
Arka Sayfa;
“Zeyneb’le o akşam güzel bir parkta oturduk ve âşık olduk. Güzel bir parkta oturmak ve âşık olmak harika bir şeymiş. Küçük kesekâğıdından çıkardığım pişmiş kestanelerin kabuğundan kolayca ayrılan kısımlarını ona veriyor, tüylü zarını soyamadığım kırıntılarını ise kendi ağzıma atıyordum. İsimlerimizi henüz bilmiyorduk. Sorma gereksinimi de duymamıştık herhalde. Nasıl olsa öğrenecektik. Ve ben ilk başta bunu Zeynep olarak algılayacaktım. ‘Yalnız sonu b ile’ diye uyardığındaysa önümüzdeki senelerde ona ‘Zeynebim’ derken adını bozmayacak olmaktan büyük sevinç duyacaktım.”
Kitapta o kadar çok yeri işaretledim ve o kadar çok satırı sevdim ki; bu alıntıyı eklerken bile karar vermekte zorlandım. Henüz sadece arka kapağını okumakla bile sıcacık bir kısa romanın beni beklediğinden kuşkum yoktu. Tahmin ettiğim gibi sıcacıktı ama öyle derin uçurumlardan geçti ki, beni her bölümle beraber daha da hayran bıraktı. Kitabı çok ama çok beğendiğimi açık gönüllükle belirmeliyim. İsmi ve ön kapağı sayesinde daha farklı bir kitap bekliyordum fakat okumaya başladığımda içine girdiğim girdap satırları soluksuz okuyup, kısacık kitabı ısrarla elimden bırakmayıp daha uzun olmasını dilemekle geçti. Konusuna ufacık değinmek gerekirse; Ömer artık hayatta daha fazla yanlızlaşamayacağına hakkıyla inanarak intihar etmek istemektedir. Fakat bu intiharı hem bugüne kadar duyduğum en garip ölüme yürüme şeklidir, hem de bu intiharı gerçekleştirmeden önce yerine getirmekte kendini zorunlu hissettiği adımlar vardır. Bu bahsettiğimiz yerine getirmesi gereken konulara değinilmesiyle Ömer'in öyküsünü okumaya başlıyoruz.
Bir roman düşünerek yazılmamalı; içinden geldiği gibi doğaçlama yazıllmalı. Cümlleler ve paragraflar su gibi akmalı. İnsanın içini temizlemeli. Öze doğru, ruhun derinliklerine inmali ve bütün hücrelerinle varoluşunu hatırlatan aşk ve hüznü sana tattırmalı. Aşk ve hüzün dedim; iki kelime. Birbirini var eden iki kelime. Derinden yaşanan aşk bitmiyor. Ömür boyu bitter çikolata gibi biraz acımsı tadı bir hüzün olarak yaşıyorsunuz. Kitap eleştirin hoşuma gitti doğrusu. Nedense ben yazılarınıza rastlayamadım epeydir. Sık sık bloğa paylaşımlarda bulunursanız mutlu oluruz. Feyz alırız sizden.
YanıtlaSilEstağfirullah :) Eskisi kadar sürekli aktif değilim, üst üste yorum giriyorum bloguma girdiğimde. Bu kitabı da canı gönülden öneririm size, umarım beğenirsiniz :)
Sil