Benimle Kal - Rebecca Donovan | Kitap Yorumu

Kitap Adı: Benimle Kal

Yazar: Rebecca Donovan

Orjinal Adı: Barely Breahting

Sayfa Sayısı: 544

Yayınevi: Parodi

Goodreads Puanı: 4.34/5

Benim Puanım: 4/5

Arka Sayfa:

“Yaptığım her şeyin arkasındaki tek sebep sensin ve ben bunu ömrümde bir gün bile değiştirmeyi istemedim.”

“Kucağında yatıp yanımızdan akan derenin sesini dinlemeye devam ettim. Güneşin sıcaklığı yüzümü okşuyor, Evan’ın nazik dokunuşlarıysa tenimi hafif bir ürpertiyle inletiyordu. O anı dondurup ihtiyacım olduğunda kullanmak üzere cebime saklamak istiyordum.”

Gerçek aşkın kendisine verdikleri ve yeni hayatıyla beraber Emma, geçmişte yaşanan tüm bu kötü hatıralardan sıyrılıp kendine temiz bir sayfa açabilecek mi?

İyi akşamlar! Baya büyük bir hızla bugün hemen ikinci kitabı okudum. Yine yarım puan kırıkla karşınızdayım. Birinci kitaba göre daha çok beğendim diyemeyeceğim. Gözümde aynı güzellikteler. Birinci kitap baştan sona heyecanlıydı ama Benimle Kal ilk üç yüz sayfadan sonra açıldı diyebilirim. Kitabın ilk yirmi sayfasını okumakla neler olacağını kafamda özetlemiştim ve tahminimdekiler gerçekleşti. İkinci kitaptaki Jonathan karakterini Emma ile ilk tanıştıkları anla birlikte uzun süre hatta belki üçüncü kitapta bile sürekli karşıma çıkacağını tahmin etmiştim. 

"Neyin var senin?" diye bağırdı. "Sanki biri seni boğazlıyor sanırsın." Sonra kapıyı çarparak odasına döndü.

Bense onun ardından öylece kalmış, bakışlarımı çıktığı kapıya dikmiştim. Bu sözlü saldırı içimde bir suçluluk duygusu uyandırmıştı. "Ama biri beni boğazlıyor zaten." diye fısıldadım, "hem de gözlerimi her kapattığımda."

Bu kız ölümlerden dönmüş. Manyak yengesini sonunda hapse tıkmış. Ama bu yavrumun bir de alkolik anası var. Ne akla hizmetse Emma da annesiyle yaşamayı kabul ediyor. Sonra her şey karmakarışık oluyor. Annesinin dengesiz halleri, Emma'nın bilmek bitmeyen gözyaşları, bir ihtimal annesiyle arasının düzelmesini dair umutlu beklentileri derken kitap akıp gidiyor ellerimizden. Tabii Evan'ı unutmadık. O da gün geçtikçe Emma'ya daha çok aşık oluyor. Şu seride Evan olmasaydı amma sıkıcı olurdu. Hele de Sara olmasa düşünemiyorum bile. Sara ne zaman satır başı gözükse kitap daha eğlenceli bir hal alıyor. 

"Öyle hareketsiz ve korkmuştun ki... diye devam etti. Dumanlı mavi gözleri benimkilerle buluştuğunda fısıldadı. "...senin için ben nefes aldım Emma."

Bu seferki kitap çekimlerimi çok beğendim. Sanırım mumlar ayrı bir hava katıyor. Bazen sırf güneş batmadan fotoğraf çekeyim diye elim ayağıma dolanıyor. Şu gördüğünüz büyük kupayı aldığımda annem benimle baya dalga geçmişti. Hatta bazen inadıma onunla çorba içiyor. Neyse, kitap yorumuma devam edersem üçüncü kitabı çok merak ediyorum. Emma artık rahat bir nefes alsın istiyorum. Amcasıyla yaşasa dert, anasıyla yaşasa dert. Evan alsın bunu yanına kilitlesin sonsuza dek mutlu yaşasınlar. Aslında üçüncü kitabın sonu mutlu son olabilir mi ondan dahi şüpheliyim. Umarım üçüncü kitapta sonunda kızımız babasından ona kalan parayla rahat bir hayat sürmeye ilk adımlarını atar. Seri üç kitaptan oluşuyor ama iki kitapla bile bitirebilirlermiş. Hadi Emma'nın annesini de tanıdık. Üçüncü kitapta sanırım Emma ile Evan'ın aralarının düzelmeleri anlatılacak. Ama sırf tek konu bu olursa inanın sıkıcı olur. Ayrıca yazar arada böyle gıcıklıklar yapıp başka erkek karakterler de sokuyor. Bu yüzden üçüncü kitapta Emma yeni bir erkekle tanışmaz umarım. Ve Jonathan'a ne kadar gıcık olsam da Emma ile sadece dostluklarına devam etmelerini istiyorum çünkü Emma'nın son sayfalarda ona karşı sarf ettiği sözler benim bile içimi ezdi geçti. 

"Ve sen hiç var olmasaydın ben de asla aynı insan olmazdım." Başımı kaldırıp anlamak için hareketsiz bekledim. "Hayatın anlamını istediğin kadar sorguyalabiliriz, ama şunu bil ki benim anlamım sensin... Yaptığım hemen her şeyin arkasındaki sebep sensin ve ben bunu ömrümde bir gün bile değiştirmeyi istemedim."

Lafın kısası ikinci kitap da beni hayal kırıklığına uğratmadığı için memnunum! Hala çok büyük bir duygu yoğunluğu yaşayamasam da, bakarsınız üçüncü kitapta yaşarım. Bu sefer üçüncü kitaba göre seriyi okuyun demeyeceğim çünkü Aşk Yakar'ın da en az ilk iki kitap kadar güzel olacağından eminim. Aşağıdaki fotoğraf da gün batımına doğru gözüme takılınca çekeyim dediğim bir fotoğraf. Görüşmek üzere.