Tehlikeli Yalanlar - Becca Fitzpatrick | Kitap Yorumu

Kitap Adı: Tehlikeli Yalanlar

Orijinal Adı: Dangerous Lies

Yazar: Becca Fitzpatrick

Yayınevi: Pegasus

Sayfa Sayısı: 384

Goodreads Puanı: 3.86/5

Benim Puanım: 4/5

Arka Sayfa;

Tehlikeden korunmak için kurduğunuz yalanlarla örülü hayatta gerçek aşkı bulsaydınız hangisinden vazgeçerdiniz? Hayatınızdan mı, aşkınızdan mı?

Stella Gordon’ın hayatı bir yalandan ibaret.
Stella, Nebraska, Thunder Basin’de yaşasa da kendini oraya ait hissetmemektedir. Bir uyuşturucu satıcısının işlediği bir cinayet davasının kilit tanığı olarak, tanık koruma programına alınmıştır. Kasaba halkı ise Stella’nın gerçekte kim olduğunu bilmez. Gerçek kimliğini açıklamak istediği çocuk, Chet Falconer bile… Doğruları söylemenin, güvenli cennetine tehlike getirmekten başka bir sonuç doğurmayacağının farkındadır.
Genç kız her ne kadar dikkat çekmemeye çalışsa da, tehlike hızla yaklaşmaktadır. Suçluların tanıklardan kurtulma yolları vardır ve Stella’nın tek bir hatası, soğukkanlı katilleri kapısına kadar getirecektir.

Tehlikeli Yalanlar okuduğum yorumlara göre bir kısmın çok beğendiği, bir kısmın da orta derece bulduğu bir kitaptı. Ben yazarın Hush Hush serisini severek okumadım ve fantastik olduğu halde etkileyici bir dilde yazılmadığı kanısındaydım. Bu kitabını da dürüstçe beğenmeyeceğimi sanıyordum fakat aksine tahmin ettiğimden daha çok beğendim. Sadece bir puan kırdım ve bence dört iyi bir puan. Neden puan kırdığımı ve neden çok beğendiğimi de anlatacağım. Öncelikle kitap tam bir merak kurgusuna sahip. Baş karakter başka bir eyalete hiç bilmediği bir yere gidiyor, ismini bile değiştirmiş durumda ve bize geçmişinden kısa kısa notlar verirken hep ana konuyu üzerinden geçiyor. Hatta bu durum kitabın sonuna kadar devam ediyor ki artık bulduğunuz ipuçları havada kapmak istiyorsunuz. Kitabın ana kurgusuna dayalı olan bu yalan olayını anlayamacağım diye tırstım önce çünkü dikkatli okumazsam gözümden kaçabilecek bir durumdaydı fakat sonlara doğru yazarın bunu açık açık anlatması benden artı puan almasını sağladı. Ayrıca baş karakter Stella vs. Estella oldukça mantıklı bir karakterdi. Tutunduğu davranışlar ve içine bastırdığı sırlarıyla yazarın oluşturduğu karakteri okumaktan keyif aldım. Bu kitapta en çok beğendiğim şey merak kurgusu oldu. Beğenmediğim kısım ise ilk yarının çok karışık ve boş olmasıydı. Ne zaman ki olaylara Chat dahil olsa içimde bir heyecan oluştu elbette. Aslına bakarsanız ben bu Becca'nın tarzını çözdüm. Kitaplarında hep bizi yazdığı harika erkek karakterinden mahrum bırakmak istiyor. Ben Stella ve Chat bölümleri okumayı beklerken sürekli olayı uzatması tekrardan bu kanıya varmamı sağladı. Siyah Buz'u okurken de aynı düşünceyi destekleyeceğimden eminim.

Kitabı bitirdiğimde aklımda hiçbir soru işareti kalmadığında çok sevindim çünkü şayet kafamı kurcalamaya devam etseydi öfkelenebilirdim. Ayrıca kitabın açık ara en güzel kısmı son elli sayfadaki heyecandı. Aslında kitabın başından beri gelecek olayın sinyalini alıyorduk ama beklenmedik bir şekilde gerçekleşmesi beni daha heyecanlı okumaya ve böylece kitabı sevmemi sağlayan ağır unsurlardan biri olmasına sebep verdi. Kitap bittiğinde de suratımda saf bir sırıtma vardı. Anlayacağınız kitabı baya baya beğendim. Okumanızı öneririm. Hush Hush serisini benim gibi beğenmediyseniz bile kitaba ön yargıyla başlamamanız tavsiyem. Kitapta benim açımdan üzücü olan durum ise işaretleyecek satır çok bulamamış olmamdı. Zaten ekitap okuduğum zaman normal kitaplara göre daha az yer işaretleyebiliyorum ve bu kitapta gözüme çarpan ve altını çizeyim dediğim nadir satırlar vardı ama suçu kendime de atabilirim çünkü çok da şurayı da işaretlesem havasında okumadım sanırım. Son olarak da şuna değinmek istiyorum. Kitabı okurken aklımı şöyle bir düşünce kurcalayıp durdu ve asıl beğenme sebeplerimden biri oldu. Bu kitap ne en ufak bir cinsellik içeriyor, ne fantastik ne distopya ne de epik bir konuya sahip. Bunların dışında günümüzde gençlik tarzında kendini okutan bir kitap olduğu için bence takdiri hak ediyor. Değindiği aile dramını gerektiği kadar güzel yazdığını ve aşkı da okunacak kadar sade ve hoş yazdığını düşünüyorum. Siyah Buz yorumumla görüşmek üzere!