Bela - Sally Green | Kitap Yorumu

Kitap Adı: Bela

Orijinal Adı: Half Bad (The Half Bad Trilogy #1)

Yazar: Sally Green

Yayınevi: Dex

Sayfa Sayısı: 396

Goodreads Puanı: 3.82/5

Benim Puanım: 4/5

Arka Sayfa;

Sen bir cadısın, yarı Ak, yarı Kara. Okuyamıyor, yazamıyorsun ama iyileşiyorsun hızla. Karanlık çökünce kapalı bir yerde kalırsan hasta oluyorsun. Annalise’e çok âşıksın ama Ak Cadılardan nefret ediyorsun. On dört yaşından beri bir kafesin içinde tutsaksın.
Kaçmalı ve o korkunç, katil babanı bulmalısın. Bunu başarmalısın, on yedinci yaş gününden önce hem de. Çünkü sen yok edilmesi gereken bir Bela’sın.

İlk defa Dex yayınlarından okuduğum bir kitabın yorumunu giriyorummm. Bu seriyi hiç ama hiç okumayı düşünmüyordum ve hakkında en ufak bir fikrim yoktu fakat bu hesabımda takılırken çok fazla denk geliyorum, dayanamayıp ekitap olarak indirdim. Kitabı çok sevdim. Özellikle yazarın giriş kısmını yazış şekline ba-yıl-dım. Sırf girişi sayesinde güzel olduğunu belirtecek bir dille yazılmıştı. Nathan'a ne oldu, nasıl bu hale geldi diye kafamda onlarca soru oluştu. Bu durum da daha büyük bir heyecanla okumamı sağladı. Kitabın ilk yarısı mükemmeldi. Olayların gidişatı ve Nathan'ın ağzından okuduğumuz onun iç dünyası beni yeterince etkilemeyi başardı. Fakat diğer yarısı beni ilk yarı kadar etkileyemedi. O yüzden bir puan kırmak zorunda kaldım. Kitabı sevmemin ana unsurlarından biri arka kapağının bile size en ufak bir ipucu vermemesiydi. Böyle her şeyi okudukça kendim çözmeyi de ayrı seviyorum.

Ağlamak istemiyordun. Ondan hiçbir şey istemek istemiyordun. Ama bitmesini istiyordun.

"Bunu iste Nathan."

Gerdanlık çok sıkıydı. Çok yorgundun.

"İste."

Aylardır konuşmamıştın. Sesin çatallı, sesin bir tuhaftı. Kadın parmaklarının ucuyla gözyaşlarını sildi.

~~~~~~~~~~~~~~

Yazarın kalemini çok beğendim. Nathan'ın yaşadıklarını, çektiği acıları yazarken beni sarsacak bir dil kullanması çok hoşuma gitti. İnanın bir ara gözlerim dolacaktı özellikle bir bölümde. Nathan'ı çok ama çok sevdim. İkinci kitapta neler olacak çok merak ediyorum. İlk kitabın sonu benim için tatmin ediciydi ama elbette daha güzel olabilirdi. Kitapta geçen ana konu olan bu cadıların ayrımı da kendini güzelce diğer kitaplardan sıyıracak bir konuydu. Kitabın sevdiğim diğer bir unsuru da hiç sıkılmadan ve atlamak istemeden okumak isteyişim oldu. Her satırı merakla ve neler olacak diyerek okudum. Marcus hakkında ikinci kitapla beraber daha çok bilgi edinmek istiyorum. Hatta yazarın beni ikinci kitapta Marcus açısından şaşırtacağını da emin gibiyim. Sonuç olarak serinin ilk kitabı olarak çok güzeldi. İkinciyi ve üçüncüyü daha çok beğeneceğimden eminim. İkinci kitaba da hemen bugün başlayacağım. Nathan'ın doğum gününden sonra neler yapacağını, sevdikleriyle tekrar bir araya gelip gelemeyeceğini çok merak ediyorum. İkinci kitabın yorumuyla görüşmek üzere!