29 Ocak 2017

,

İngilizce Kitap Okumak

Gerçekten uzun zamandır benden beklenen bir yazıydı. Fakat ben de inatla düzgün bir şekilde fantastik serileri de İngilizce okumaya başlamadan bu yazıyı yazmayı kesinlikle erteledim. En sonunda istediğim düzeyde fantastik serilere de İngilizce şans verebiliyorum. Şimdi size adım adım nasıl bu dereceye geldiğime dair önerilerle detaylı bir yazı yazacağım. Öncelikle İngilizcemi nasıl geliştirdiğime dair uzun bir yazı yazmıştım. Bir kitap okursanız sizin deli gibi çevrilmesini beklediğiniz bir seri devamını karşınızdaki kişinin İngilizce okumasına aşırı özenebilirsiniz. Fakat bir heyecanla o kitabı elinize İngilizce aldığınızda ve seviyeniz yeterli olmadığında hem kitaba hem de kendinize işkence etmiş olabilirsiniz. O yüzden en ufak bir sohbette bulanacak kadar İngilizceniz yoksa üzgünüm ama kendinizi kitap okuyarak geliştiremezsiniz. Kitaplar sıfırdan size betimlemeyi, akıcı konuşmayı ve İngilizceye dair onlarca kuralı asla öğretemez. O yüzden üzgünüm fakat gerçek şu ki; hangi tür olursa olsun İngilizce kitap okumadan önce kesinlikle belirli bir seviyeniz olmalı. A2 seviyesi için de kitap okumak çok kafa karıştırıcı olabilir. Ama betimlemeniz A2 seviyesinde olup kelime bilginiz çok fazlaysa başından bir ihtimal kalkabilirsiniz. Benim önerim önce İngilizcenizi düzgün bir B1 seviyesine getirmeniz. Bunun için kendiniz de çabalayabilirsiniz, özel ders alabilirsiniz ya da ücretsiz bir kursa kayıt olabilirsiniz. Dişinizi sıktığınız ve öylesine değil gerçekten özveriyle dersleri dinlediğiniz sürece her türlü bir şeyler başarırsınız.

Diyelim ki İngilizceniz B1 seviyesinde fakat en basit bir kitapla bile okumaya başladığınızda aşırı zorlanıyorsunuz. O zaman kesinlikle kendinize yabancı bir arkadaş edinip bir süre onunla günlük konularla sohbet etmenizi, sizin yanlışlarınızı da düzeltmesiyle beraber alıştırma yapmanızı öneririm. İnanın mesajlaşmayla konuşmak gerçekten çok katkılı oluyor çünkü karşılıklı konuştuğunuzda bir şekilde derdinizi anlatabiliyorsunuz fakat mesajla karşılık verdiğinizde daha dikkatli olma hissiyatına bürünüyorsunuz. Pekala, daha sonrasında artık kendinizden eminseniz kitap önerilerime geçelim. Ben seviyeli kitaplardan hiç okumadım. Basit klasik kitaplara hiç şans vermedim. Direk romantik tarzdaki basit dilli kitaplarla İngilizce kitap okumaya başladım. Şayet bu tür size hitap ediyorsa İngilizce kitap okumak kesinlikle çok zevkli hale gelecektir. Benim İngilizce okuduğum ilk kitap After We Collided idi. After serisinin ben okuduğumda henüz çevrilmemiş ikinci kitabıydı ve ardından hız kesmeden üçüncü ve dördüncü kitabı da İngilizce okuyarak seriye veda etmiştim. Açıkçası ilk İngilizce okuyacağım zaman kitabı genel olarak anlamak bile bana yeter demiştim. Fakat okudukça aslında zor olmadığını ve aynı Türkçe'de olduğu gibi sizi her duyguyu yaşatacak kadar her şeyi yer yer anlıyorsunuz. Herkesin de söylediği gibi benim de kesin olarak katıldığım konu; her kelimenin sözlük anlamına bakmayın. İngilizce kitap okumadan önce zaten derin bir kitap okuma geçmişiniz varsa kitapta geçen satırlarda bazı kelimeleri anlamasanız bile tepkileri tahmin edebiliyorsunuz. Ayrıca tek bir kelimeyi anlamasınız bile cümlenin anlamını çıkarabiliyorsunuz. Elbette sözlüğün ulaşabileceğiniz kolay bir yerde olması ve merak ettikçe bakmanız sizin yararınıza olur. İlk kitabınızdan çok nadir sözlüğe bakarak okumanızı da asla önermem. Biraz sabredip ilk kitaplarınızda fazla sözlüğe bakabilirsiniz. En azından en fazla iki paragrafta bir kelime manasına bakabilirsiniz.

After serisini geçen yıl aralık ayında okumuştum. Onun ardından İngilizce olarak Too Far serisinin ikinci ve üçüncü kitaplarını okumuştum. Sonrasında da yine o zamanlar henüz çevrilmemiş olan ve benim okumak için sabırsızlandığım After You kitabını okumuştum. Aslında Jojo Moyes'in dili beni biraz korkutmuştu ama sonrasında gözümde büyüttüğüm kadar olmadığını fark ederek gönül rahatlığıyla okumuştum. Siz de benim gibi Jojo Moyes'un dilinin zor olduğunu sanabilirsiniz ama aslında oldukça sade ve kaliteli betimlemelerle dolu bir kalemi var. After You'yu okuduktan sonra zaten kimse beni artık tutamadı. Hemen en çok merak ettiğim aşk romanlarına el atmaya başladım. Sırasıyla yazarsam; Maybe Someday, Confess, Never Never, The Deal, November 9, All The Bright Places, The Mistake ve The Score kitaplarını ciddi anlamda peş peşe okudum. İngilizce kitap okumaya öyle bir hevesim vardı ki geçen senenin mart ayında bol bol yabancı roman okumuştum.

Bunların ardından da nisan ve mayıs aylarında Bad, RomeoThe Air He Breathes, We Were Liars, The Coincidence of Callie and Kayden, The Redemption of Callie and Kayden

Anna and the French Kiss, Broken Juliet, Arsitotle and Dante Discover the Secrets of Universe, The Distance Between Us, The Love That Split the World kitaplarını aralıklı olarak okumuştum. Aralarından sadece özellikle We Were Liars ve The Love That Split The World kitaplarının dili beni baya zorlamıştı. Bu iki yazarın da oldukça sıradışı bir kaleme sebep olmasından ötürüydü. O yüzden özellikle bu kitap için biraz daha ileri gramer ve kelime bilgisi öneririm.

Peki bunca İngilizce gençlik romanı okumamın sebebi neydi? Daha yeni fantastik türünü okumaya başladığım zamanlarda bu türü İngilizce okuyanları görmeye nasıl imrenir, nasıl kıskanırdım. O yüzden tek temennim fantastik okuyacak kadar İngilizcemi geliştirmekti. Bu yüzden de en son fantastik okumaya başlamadan önce son olarak Conviction, It Ends With Us, I'll Give You The Sun, First and Then, My Heart and the Other Black Holes, The Way I Used To Be, When We Collided kitaplarını okudum. Bunlar da günümüz gençlik romanlarıydı ve aralarından tek zorlandığım yazarın hafif karmaşık betimleme ve anlatım tarzı sayesinde I'll Give You The Sun kitabı olmuştu. Onların haricinde hepsini kendinizi geliştirmek için okuyabilirsiniz.


Evet, en sonunda fantastik kısmına yavaş yavaş adım atmaya başladım. İlk okuduğum fantastik İngilizce seri The Raven Cycle oldu. Maggie Stiefvater'ın Ürperti serisini okumuştum fakat Ürperti sersinin tamamı Raven Cycle'in bir kitabı kadar bile heyecanlı değildi. Raven Cycle oldukça boğucu ve karmakarışık bir anlatıma sahiptir. Okuduğunuz sürece deli gibi her yerden spoiler ararsınız. Anlayacağınız İngilizce fantastik okumaya giriş için uzak durulması gereken bir seridir. Ben seri boyunca kitapların özetlerini de yavaş yavaş okuyarak yararlanmıştım. Wikipedia üzerinden serinin detaylı özetlerini bulabilirsiniz ama ilk fantastik İngilizce serisi için önermiyorum. Ama tabii Raven Cycle'daki mükemmel fantastik kurguyu ve o harika karakterleri de zor bulursunuz :)


Bunun ardından Taherah Mafi'nin Shatter Me yani Dex yayınlarından çıkan Türkçe ismiyle Bana Dokunma serisini okumuştum. İşte distopik-fantastik kısmına giriş yapmak için önerebileceğim en bariz seri budur. Bu seriyi çoğu okuyucuyu gibi ben de distopya saymıyorum. Çünkü seride tek üstünde durulan kısım aşk üçgeniydi. Dili ise oldukça günümüz tarzı, güzel betimlemeli ama zorlamayan bir yazım türündeydi. Benim de baya severek okuduğum bir seri olmuştu. Henüz okumadıysanız size de İngilizce okumanızı öneririm.


Bunun ardından da The Young Elites serisini okudum. Bu serinin dilinden aşırı tırsıyordum ama ilk kitabını üç günde bitirmiştim.Ayrıca bu seriyi okurken de detaylı özetlerinden yavaş yavaş okuyarak yararlanmıştım. The Rose Society'i de hemen ardından okumuştum ve ikisi de harikaydı. Son kitabı olan Midnight Sun da kitaplığımda bekliyor. Önümüzdeki ay okuyup içimde bir hüzünle seriye veda edeceğim. The Young Elites serisini bana sorarsanız İngilizce fantastik okumaya giriş için iyi bir seçim olabilir. Bu arada bahsettiğim özet sitesini de buyurunuz. Bu siteden okuduğum kitabın özetini okurken; kitapta okuduğum kısmına kadar okuyarak devam ediyordum. Böylece önemli olaylardan hiçbiri gözümden kaçmıyordu ve kitapta henüz okumadığım yerlerden de spoiler yemiyordum.


Bu bahsettiğim kitapların ardından da fantastik olarak The Wrath and The Dawn, A Court Of Mist And Fury ve Cruel Beauty kitaplarını okudum. Üçünün de dili ayrı ayrı kendince zordu. Aralarından yine daha kolayı olan The Wrath and The Dawn'dı. Fakat ACOMAF ve Cruel Beauty'in fantastik kısımları özellikle biraz daha derindi. Fantastik olarak bir de en son The Bird and The Sword kitabını okudum. Fantastik olmasına rağmen aşırı güzel ve daha sade açıklayıcı yani zorlayıcı bir dili olmayan mükemmel bir kitaptı.


Ve son olarak günümüz gençlik tarzı olarak da PS. I Like You ve The Sun İs Also A Star kitabını okudum. Anlayacağınız üzere benim İngilizcemi seviye seviye yükseltmem bu şekilde oldu. Daha okumayı düşündüğüm çok fazla İngilizce kitap var. Bunların ağırlığı yine fantastik türüne hitap ediyor. Hepsinin yorumlarını blogumda göreceksiniz. Umarım bu yazı yararlı olmuştur ve beni artık İngilizce kitap önerisi yapmaktan kurtarır :)


İngilizce kitapları mı da nereden alıyorum? Pandora, arkadaşkitapevi ve D&R sitelerinden alıyorum. Ayrıca İngilizce kitapları ebook olarak okuyacağım zaman hangi siteleri kullandığımı da bu yazımda detaylıca anlatmıştım. Görüşmek üzere :)

4 yorum: